''Çakici" olarak da bilinen dönemin en büyük eskiyasi olarak nitelenen Cakircali Mehmet Efe'nin mezari Kayaköy Mezarligi'nda bulunuyor. Cakircali Mehmet Efe; ünlü yazar Yasar Kemal'in deyimiyle Türk ve dünya tarihinin en büyük eskiyalarindan biri, belki de birincisidir. Ege bölgesi basta olmak üzere; Türkiye tarafindan bilinen Cakircali'nin yasami, bazi yabanci arastirmaci ve yazarlarin bile ilgisini cekmistir.
Cakircali Mehmet Efe kimdir?
1872 yilinda Ödemis'in Ayasurat (Türkönü) köyünde dogdu. "Cakicali" adli yörük asiretindedir. Babasi Ahmet Efe, birkac kez daga cikinca kolluk kuvvetlerince öldürüldü. Cakircali o tarihlerde onbir yaslarinda bir cocuktur. Babasinin öcünü almak hirsiyla yetisir. Yirmibes yaslarinda da bes kisilik bir cete kurarak daga cikar. Izmir, Aydin ve Mugla yörelerinde yaklasik olarak onbes yil kadar eskiyalik yapar. Bu süre icinde sksen kadar catismadan sag ciktigi ve bin kisinin üzerinde insani da öldürdügü belirtiliyor. Zenginlerden soydugunu, fakir köylülere dagitmasi onun halk arasinda efsane olarak anilmasina nednen olmustur. Ayrica bu kadar catismadan sag olarak kurtulmasinin sebebi ise cok zeki biri olamak ve cok iyi silah kullanilmasidir. Bunlarin yaninda, köylülerin zengin kisilerin cesme, cami ve benzeri seyler yaptirmasi köy halki tarafindan taktirle karsilanmistir.
Cakircali ve Kayaköy
Cakircali Mehmet Efe ile akrabasi ve eskiyalik döneminde bas kizani olacak olan Haci Mustafa daga cikmadan önce cezaevine düserler. Cezalarinin tamamlayip dönme zamani gelir. Cakircali'nin dayisi, trenle Ödemis yönüne gelmekte olan Cakircali ile akrabasi Haci Mustafa'yi Haciilyas Köyü (Ilkkursun) tren istasyonunda asagi indirir. Cünkü ileride kendilerine tuzak kuruldugunu söyler. Bundan dolayi Kayaköy'de bir süre kalmalarini, buranin halkinin da yörük oldugunu ve insana iyi davrandiklarini anlatir. Böylece Cakircali ile Haci Mustafa Kayaköy'e ulasirlar. Zamanla Kayaköy'ü severler. Buranin zengin ve ileri gelen kizlarindan ikinci evliliklerini yaparlar yani Kayaköy'ün enistesi olurlar. Asil eskiyalik dönemi bundan sonra baslar. Kayaköy'de de birkac önemli olay olmustur. Bunlardan en önemlisi Cakircali'nin Kayaköy'ün asginda bulunan bir mevkide yaklasik onbes kadar kolluk kuvvetlerinden olan güvenlik kuvvetini pusu kurarak öldürülmesidir.
Cakircali ve Haci Mustafa
Cakircali ile bes kizani Mustafa yakin akrabadir. Ayni zamanda eskiyalik hayatlai boyunca birbirinden hic ayrilmamislardir. Kayaköy'de halen hem Cakircali'nin hem de Haci Mustafa'nin torunlari sagdir. Bir defasinda Tire'deki Gülcüler'in yeri olarak bilinen yere baskin yapilir. Cakircali elde edilen altinlarin kizanlar arsinda esit olarak dagitilmasini ister. Buna Haci Mustafa karsi cikar. Kendilerine biraz daha verilmesini ister. Bunun üzerine Cakircali su sözü söyler:"Ak köpegin, pamuk pazarina zarari olur". Bundan yakin akraba olduklari hem de Haci Mustafa yas olarak biraz daha büyük oldugu icin Haci Mustafa'nin Cakircali'ya biyiginin gür ve uzun olmasindan dolayi "Kocabiyik" diye hitap ettigi, Cakircali'nin ise Haci Mustafa'ya "Haci" olarak seslendigi kaynaklardan ortaya cikmistir.
Cakircali'nin öldürülmesi
Cakircali'nin ölümüyle ilgili iki görüs hakimdir. Yasar Kemal'e göre Rüstü Pasa komutanligindaki jandarma kuvvetleri tarafindan, halk arasinda ki söylentiye göre ise bas kizani Haci Mustafa tarafindan öldürülmüstür. Fakat öldürülme yeri ve yili kesimdir: 1912 Nazilli yakinlarindaki Karimcalidag denilen bölgede öldürülmüstür. Halk arasindaki öldürülmüs fikri söyledir: Cakircali ve kizanlari pusuya yatarlar. Cakircali kizanlarina:"Su caliligin arasindan kim gecerse vurun" talimatini verir. Bunun üzerine kendisi oradan belki kasitli, belki de farkinda olmadan gecer ve Haci Mustafa tarafindan vurulur. Ölmesiyle birlikte Haci Mustafa bir cirpida onun taninmamasi icin basini keser. Öteki kizanlardan biri de hemen silahina davranarak "Efenin basini nasil kesersin" diyerek Haci Mustafa'ya ates eder. Böylece Haci Mustafa kolundan sakat kalir ve colak olur. (Haci Mustafa'nin mezarda Elmabag'dadir). Basi olmayan cesedi ilk karisi tarafindan taninsa da Cakircali oldugu hakkinda pek ipucu vermemistir. Cakircali'nin ölümünden sonra kizanlarini tamamen dagitmak icin resimdeki yapi ve cevresindeki evler gaz dökülerek yakilmaya calismistir.
Mezarin Nakli
Cakicali'nin mezarinin üzerinden yol gecmesi sonucu, 1947 yilinda enistesi Mehmet Akkas tarafindan Kayaköy Mezarligi'na nakil ettirilir. Mezar tasindan da alasilacagi gibi bu tarihten beri Kayaköy Mezarligi'nda yatmaktadir.
Sonuc
Hem kim olursa olsun Cakircali Mehmet Efe, bir döneme adini yazdirmis önemli bir sahsiyetidir. Asagidaki türkü de onun adina yakilmistir:
"Izmir'in kavaklari |
Dökülür yapraklari |
Bize de derler CAKICI |
Yakariz konaklari" |
Arastirma ve inceleme: Ayhan Dayan
Kaynaklar: 1-Ibrahim Akkas ve Kayaköy halki 2-"Cakircali Efe" Yasar Kemal 3-Büyük Larousse
Kaynak: http://www.kayakoy.de/hakkinda.html
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder